Şehrin yaşlı adamı: William S. Burroughs

Dilin serüveni, “başlangıçta varolduğu iddia edilen Söz”den kitle iletişim araçlarına, bir özgürlük yitiminin tarihidir. ‘Bütün denetim sist...

Dilin serüveni, “başlangıçta varolduğu iddia edilen Söz”den kitle iletişim araçlarına, bir özgürlük yitiminin tarihidir. ‘Bütün denetim sistemleri’ni ve ‘Gerçeklik Stüdyosu’nu sarsmak gerek! ‘Konuşmak, yalan söylemektir’ diyen Burroughs, okuruna karşı dürüst olabilmek, ‘konuşmamak’ için ‘cut-up’ tekniğine yönelir… “Aslında bütün yazılar, kulak kabartılmış oyunların ve ekonomik davranışların cut-up’larıdırlar.” Yani ‘duyuların sistematik bozumu’… Bu bir “silip yeniden-yazma operasyonu”dur. “Yazgı yazılıdır… Yazgıya meydan okumak istiyorsan, sözcükleri kes. Bırak yeni bir dünya kursunlar”…
“Postanelere ve polis karakollarına bomba mı; nedir bu, 1916′da IRA mı? Özgürlük Heykeli’ni de havaya uçur istersen? Bu yaşlı ayıyı patlatmak için ne kadar iyi jelatinli dinamit gerektiği hakkında bir fikrin var mı? Aynı patlayıcı madde, ihtiyatla yerleştirildiğinde, Batı’nın ekonomik sistemini çökertebilir. Nasıl olduğunu, İzci El Kitabı gösterecek sana…” Gözden Geçirilmiş İzci El Kitabı(1)
William S(eward) Burroughs, bu aykırı adam, yirmi küsür yıl önce anarşist izcilere Dünya Devriminin Genel Planı’nı açıkladığı, çeşitli şehir, kır, jungle stratejileri ve kullanışlı silahlar hakkında pratik bilgiler verdiği, hatta kimyasal, biyolojik ve genetik savaş nosyonlarının gelişimini şaşırtıcı bir kesinlikle öngördüğü El Kitabı’nda, “devrimin verimli toprağı” olduğunu bugün bir kez daha kanıtlamış Güney Amerika’nın önemli bir bölümünde İspanyolların egemenliğine son veren Garibaldi ve Bolivar’ın yaptığı vahim hataları şöyle sıralıyor: Hıristiyan takvimine, İspanyol diline, İspanyol bürokrasisine dokunmamaları ve İspanyol ailelerin mallarına mülklerine el koymamaları. Ona göre, hiçbir izcinin unutmaması gereken, yabancı sömürücülerin egemenliğini tümüyle yıkmak ve devrimin kazanımlarını sağlamlaştırmak için zorunlu beş adım var: “1) Yeni bir dönem ilan et ve yeni bir takvim uygulaması başlat; 2) Yabancı dili değiştir; 3) Yabancı tanrıları yok et ya da etkisizleştir; 4) Yabancı yönetim ve denetim mekanizmasını yık; 5) Zenginliği ve toprakları yabancı bireylerin elinden al”. Daha sonra Garibaldi bu beş adımı atsaydı neler olacağını anlatıyor ve Güney Amerika’nın yerel dillerinden herhangi birinin birleştirici dil olarak seçilmesinin ayrımcılık yaratacağını ileri sürüp, en elverişsiz bölgelerde bile tutunma gibi önemli bir göçebe bilgeliğini taşıdığı için Çince’nin seçilmesi gerektiğini söylüyor! Devrimcilerin kendi bağışıklık sistemlerini güçlendirip ölümcül virüsleri ortalığa salmaları gibi “kullanışlı” yöntemlerin yanı sıra, tam bir eko-anarşist olarak, hızla vahşi hayvan nüfusunun arttırılmasını öneriyor, gerilla mücadeleleri sırasında ortalığa yayılan kaplan ve leoparların devrimin yandaşları olacağı, çünkü “ideal hayvan gıdası” olarak önce “daha şişman ve yavaş olan” CİA ajanlarını yiyeceklerini düşünüyor…
William S. Burroughs
Yirminci Yüzyıl edebiyatına Beat yoluyla virüs gibi sızıp yayılmış, “edebiyat” kavramını içinden mayınlamış, dilin her türlü imkanını tepe tepe kullanmış, dili bozup, “kesip-yapıştırıp” onun ötesine, nihai sessizliğe ulaşmayı kafasına takmış, ilk romanı “Junkie” den son sahne performanslarına “yeraltının topografyasını çıkaran” bu silah tutkunu anarşist, strateji kuramcısı, tekinsiz alet edevat mucidi, uyuşturucunun bin bir çeşidine vakıf junkie, narkotik polisinin azılı düşmanı ve daimi “müşteri”si, “güzel ve vahşi oğlanlar”a düşkün “sapkın”, Guillaume Tell’cilik oynarken karısını alnından mıhlayan kazara “katil”, kendisini sorguya çeken askeri psikiyatrın gözleri önünde kestiği parmağını adamın suratına fırlattığı söylenen, “paranoyak, görünenin arkasındaki hakikatin farkında olandır” diyen “ruh hastası”, soyu tükenen hayvan dostu militan ekolojist.. Onu tanımlamanın en kısa yolu: YASADIŞI. 1991′de yayınladığı “Şans Hayaleti”(2) , Usta’nın sözünün keskinliğinden hiçbir şey kaybetmediğini ortaya koyuyor. Özgürlük yanlısı ilk ünlü isim korsan Kaptan Mission”un Madagaskar jungle’larında geçen serüvenini, kurduğu anarşist koloni Libertatia’nın başına gelenleri, hayalet-lemurları, yerel uyuşturucu “indri”nin açtığı hüzünlü kapıları, güncel, tarihsel, eskatolojik, düşünsel çıkmalar, kes-yapıştır’larla anlatan bu kitap, aynı zamanda, “milyonda bir ele geçirilen bir şansın” yitirilmesinin, “Yüce Pan”ın ölümünün, “mucize taciri” İsa’nın ve onun soyundan gelen hain casusların, “küresel” iktidarın, “Kurul”un ve onun ne pahasına olursa olsun önlemeye çalıştığı “muhtemel muhalefet”in, “Kaybolan Türler Müzesi”nden, Pandora’nın kutusu misali yayılan ölümcül virüslerin ve daha adı sanı duyulmamış dehşetli hastalıkların, sürüsüne bereket peygamberlerin ve “savaş beyleri”nin, içinde “Çirkin Ruh”u, “Çirkin Hayvan”ı taşıyan “Homo Sap”a duyulan katışıksız tiksintinin egemen olduğu öyküsü… Burroughs’un, dostu ve “kahramanı” Brion Gysin’den aktardığı “motto”, tiksintiyi kozmik boyutlara taşıyor: “Brion Gysin’in her amaca uygun nükleer bir başucu hikâyesi vardı. Trilyonlarca yıl önce, pasaklı, pis bir dev parmaklarına bulaşan kuyruk yağını atıvermişti. İşte bizim evrenimiz tam da yere düşmek üzere olan bu yağ topaklarından biridir”(3).

Madagaskar yerli dilinde “hayalet” sözcüğüyle karşılanan, “düşünme ve hissetme tarzları” “zamana, belli bir mantık zincirine ve rastlantılara bağlı” olmayan güzel, ince, oyuncul lemurlarla biz Homo Sap’lar arasındaki karşılaştırma kitabın ve Burroughs isyanının eksenlerinden birini veriyor: “Zaman bir insan illeti, insan icadı değil, ancak bir hapishane. Öyleyse yüz altmış milyon yıl zamansız olmanın anlamı nedir? Burada yırtıcı hayvan yok, korkacak fazla bir şey de yok. Lemurların birbirlerine karşı gelen başparmakları var, ancak yeni aletleri yok, alete gereksinimleri yok. Homo Sap silahı eline aldığında içine akan ve onu dolduran kötülük lemurlara dokunmamış. Şimdi Homo Sap’ın bir üstünlüğü var. Bu, anladığını bilmekten kaynaklanan, şeytanca haz verici, müthiş bir duygu” (4). Ve onu diğer tüm hayvanlardan ayıran bir diğer önemli nitelik de, bildiğini dil ile diğer Sap’lara ve “gelecek” kuşaklara aktarabilmesidir; bu, onu “zamana-bağlı-hayvan” haline getirmiştir. Dil…, yani “bir nesnenin veya bir sürecin simgeler, işaretler ve seslerle ifade edilmesi… kendisi olmayan bir şeyle” (5). Burroughs, beynin baskın ve baskın olmayan yarıküreleriyle, Madagaskar ile anakara Afrika’yı birbirinden ayıran yarılma arasında bir paralellik kurar. Bir yanda zamansız bir masumiyet, öte yanda dil, zamanın getirdiği yıkım, silahlar, savaş, sömürü… “İkisinin birleşmesi olası görülmüyor ve Brion Gysin’ın söylediğini tekrarlamaya kışkırtıyor: ‘Sözü gebertin’. Fakat ‘gebertmek’ belki de yanlış sözcük. Formül oldukça basit. Manyetik alanı tersine çevirin, böylelikle iki yarı birbirleriyle kaynaşacaklarına, karşı kutuplar gibi birbirlerini itsinler. Bu insanın tüm ’sorunlarının’ kaynağı olan dil sorununa kesin çözüm olabileceği gibi, nihai özgürlüğe de bir yol olabilir.” (6). Dilin serüveni, “başlangıçta varolduğu iddia edilen Söz”den kitle iletişim araçlarına, bir özgürlük yitiminin tarihidir. “Şunu iletmeye çalışır Burroughs: ‘Bütün denetim sistemleri’ni ve ‘Gerçeklik Stüdyosu’nu sarsın. ‘Gevşek makina’lara imgeler gönderen kitle iletişim araçları özel bir düşmandır. Burroughs’a göre, polis, uyuşturucular ve hatta dil de birer denetim aracıdırlar. ‘Konuşmak, yalan söylemektir’ diyen Burroughs, okuruna karşı dürüst olabilmek, ‘konuşmamak’ için ‘cut-up’ tekniğine yönelir”(7) . 1959′da Paris’teki “Beat Hotel”de Burroughs’un komşusu olan Gysin’in icat ettiği ve Burroughs’la birlikte geliştirecekleri Cut-Up tekniği, sözü geçen “dilsel manyetik itim” projesinin önemli bir parçasıdır, yalnızca bir edebiyat yöntemi değil. Kökeni, Eudoxia’nın “İsa’nın Yaşamı”na ya da altıncı Yüzyıl dilbilimcisi Vergillus Maro’nun “Ars Scissendi”sine dek götürülebilecek, Dadacı sözel kolajlara ya da Sürrealist “lezzetli kadavra”lara benzese de ciddi farklılıklar taşıyan, bir “kesip yapıştırma” tekniğidir. Aç bir makas, gazete kupürlerinden Kutsal Kitap’lara, Shakespeare’den Burroughs’un “bir “cut-up” başyapıtı olan “Çıplak Şölen”ine kadar, hemen her türlü dilsel malzemeye saldırır. “Oyun kuramı”nda konumlandığı biçimiyle “Rastlantısal Eylem”, savaş oyunlarından gerilla taktiklerine, pokerden ağır edebiyat mahsullerine dek, “hayat strateji”sinde Burroughs’un baş köşeyi verdiği kurucu öğelerden biridir zaten. Söz konusu olan “kendiliğindenlik kazasını üretmek”tir. “Aslında bütün yazılar, kulak kabartılmış oyunların ve ekonomik davranışların cut-up’larıdırlar. (…) Bu, Rimbaud’nun seslilerin rengiyle gittiği yerdir. Yani ‘duyuların sistematik bozumu’. Meskalin halüsinasyonunun konumu: formları koklayan sesleri tadan renkleri gören. (…) …gör ve yerleştir. Geriye doğru kes. Formları kes. Sözcük ve imgeyi yazıdan başka alanlara doğru yeniden-düzenle”(8) . Bu bir “silip yeniden-yazma operasyonu”dur. Tanca’da kif âlemlerine ve Jajouka müziğine yakın olmak için restaurant işleten, “amulet”lerle, (kara)büyülü karelerle kovulduktan sonra sözcüğün canına takıp dil içinde sufi yolculuklara dalan, Burroughs’un resmi hakkında “zamanı mekansal olarak görünür kıldığı bir sinir sisteminden geçerek zamansız mekana ulaşıyor” dediği yazar-ressam-mucit Gysin, “kafanda yaptığın herşey, kafanın önceden-kaydedilmiş şebekesine dayanır. Yeni birşey istiyorsan, bu şebeke ve bütün şebekeler boyunca kes… Sayfadan yükselen yeni bir ses işitmek istiyorsan, sözcüğü çizik çizik kes”, der. “Yazgı yazılıdır… Yazgıya meydan okumak istiyorsan, sözcükleri kes. Bırak yeni bir dünya kursunlar”(9) . Ulaşmak istedikleri yeni dünya, Burroughs ve Gysin’ın 1965′de birlikte yazdıkları “Kesişen Eser / Üçüncü Zihin”de çoğul-anlamlı bir isim bulur:

“Hiyeroglifik Sessizlik”…

Burroughs ve Gysin, “aydınlanmanın kaleleri”ni kurmaya çalıştılar. Rimbaud’nun, Baudelaire’in izini sürdüler. Ama ikisini de özellikle esinleyen, Burroughs’un sözcüğün en derin anlamında “devrimci bir model” olarak önerdiği, 11. yüzyıl sonunun efsanevi İsmailî pîri, “Dağın Yaşlı Adamı” Hassan Sabbah (ölümü 1124) ve Kuzey İran’da, Alamut dağında kurduğu kartal yuvası Kale’ydi. Eski kaynaklar, “halifelerin ve sultanların korkulu rüyası” Sabbah ve “terörist”, “suikastçı” müritlerini, “haşhaşin” (haşhaş içiciler) ya da oldukça “yanlı” bir yorumla “assassin” (katiller) diye adlandırırlar. Hassan Sabbah’ın Kalesi, “Alamut Bahçeleri”, İsmailî eskatolojisinde önemli yeri olan “Da’wat” mekanı, “Bilkuvve Cennet”in girişiydi. Müridler, ölüm korkusu bilmez, işkenceden etkilenmezlerdi. Sabbah’ın bir emriyle gönderilen tek bir suikastçının hanedanları sarstığı anlatılır. Alamut, yıkıldıktan çok sonra bile, hatta hâlâ bir “efsaneler kuyusu” olmayı sürdürdü, sürdürüyor. Burroughs ve Gysin’ın Sabbah’ın çekiminde olmaları anlaşılır bir şey. Burroughs, Gysin’da ve hatta kendisinde Sabbah’ın renkarnasyonundan izler görür. “Kızıl Gece’nin Şehirleri”nin kitaba girmemiş bir bölümünde, Alamut’un devrimcilere (bu arada uzak görüşlü gizli servis mensuplarına da) sunduğu stratejik modeli anlatır uzun uzun ve onun ağzından konuşur: “Bir hayat için bir hayat kaybetmeye gücüm yeter. Askerlerim işkenceden korkmaz. Evleri bu dünya değildir. Herhangi bir şey kurmaya yeltenmeyeceğim. Kale düşecek. Arkamda hiçbir metin bırakmayacağım”.(10) Burroughs, Allen Ginsberg’e gönderdiği “Yage Mektupları”ndan birini (21 Haziran 1960) “Hassan Sabbah İçin” diye imzalar ve Sabbah’ın ağzından onun son sözlerini aktarır: “Hiçbir şey doğru değildir. Her şey meşrudur”(11) .
Şehrin Yaşlı Adamı…

NOTLAR

(1) W. S. Burroughs, The Revised Boy Scout Manual, Otuz bir saatlik kasetler halinde (1970). RE/SEARCH, William S. Burroughs, Brion Gysin & Throbbing Gristle – Özel Sayı içinde, No: 4/5, 1982, sf. 5.
(2) W. S. Burroughs, Şans Hayaleti, Türkçesi: Funda Önkol, Altıkırkbeş Yayın, 75 sayfa.
(3) a.g.y., sf. 37
(4)  a.g.y., sf. 23-24
(5) a.g.y., sf. 60
(6) a.g.y., sf. 61
(7) Halil Turhanlı, “Çıplak Şölen’in Görkemli Konuğu”, Müzik ve Muhalefet, Altıkırkbeş Yayın, sf. 92.
(8) W. S. Burroughs, “The Cut-Up Method of Brion Gysin”, RE/SEARCH, sf. 36.
(9) Aktaran: Terry Wilson, “Brion Gysin – Abiography/appreciation”, RE/SEARCH, sf. 40-41.
(10) W. S. B., “Cities of the Red Night”, kitaba girmemiş bölüm, yazarın özel izniyle, RE/SEARCH içinde, sf. 29. Bu arada Burroughs, Sabbah’ın ardında yazılı metin bırakmadığına inanmak istese de, bu pek doğru değildir. Bir kitabının dört bölümünün yazmaları bulunmuştur (Bkz. Henry Corbin, “L’Ismaélisme réformé d’Alamut”, Histoire de la Philosophie Islamique, Gallimard, 1986, sf. 140-145).
(11) W. S. Burroughs&Allen Ginsberg, the Yage Letters, City Lights, 1963, 1975, sf.59, 61.

Özgür Uçkan
Express Dergisi, 1996
Ad

A Separation,1,Adam Schaff,1,Adem ve Havva,1,Akra'da Bulunan Elyazması,1,Alain Badiou,4,Alain Resnais,1,Alan Woods,1,Albert Camus,17,Albert Einstein,4,Alejandro González Iñárritu,1,Alenka Zupančič,1,Alexander Supertramp,1,Alfred Hitchcock,4,Alıntı,1,Ali Rahimli,4,Allen Ginsberg,5,Amin Maalouf,1,Anarşi,2,André Breton,1,Andrey Tarkovski,7,Ani Gezinti,1,Anton Çehov,2,Antonin Artaud,1,Anubis,1,Aristoteles,1,Arthur Danto,1,Arthur Rosenberg,1,Arthur Schopenhauer,2,Arundhati Roy,1,Asghar Farhadi,3,Attila İlhan,1,Aynadaki Gibi,1,AzBlog,14,Aziz Nesin,2,Babaya Mektup,1,Beat Kuşağı,17,Belgesel,5,Belinski,1,Bertolt Brecht,3,Bertrand Russell,1,Bilim,10,Billie Holiday,1,Biyografya,22,Björk,1,Bob Black,1,Bob Dylan,1,Bozkırkurdu,1,Böyle Buyurdu Zerdüşt,1,Breaking Bad,1,Bulantı,1,Bülent Ortaçgil,2,Büyülenme,1,Camera Lucida,1,Can Yücel,2,Cemal Süreya,1,Charles Baudelaire,2,Charles Bukowski,6,Charles Dickens,1,Charlie Chaplin,2,Charlie Parker,1,Christfried Tögel,1,Christine Bard,1,Christopher McCandless,1,Christopher Nolan,1,Chuck Palahniuk,3,Çarlz Bukovski,1,Çavdar Tarlasında Çocuklar,1,Dallas Buyers Club,1,Damon Albarn,1,Daniel Goleman,1,Dava,1,David Gilmour,1,Demian,1,Desiderius Erasmus,1,Didier Lauru,1,Dieter Forte,1,Djivan Gasparyan,1,Dominique Laporte,1,Dostluk Bağları ve Dostluk,1,Dostoyevski,16,Dönüşüm,1,Edebiyyat,140,Edgar Allan Poe,1,Eduardo Galeano,1,Eflâtun,1,Ejderhaların Danssı,1,Elias Canetti,1,Elvis Presley,2,Emil Michel Cioran,1,Emma Goldman,1,Eric Clapton,1,Eric Hoffer,1,Erich Fromm,3,Ernest Hemingway,2,Estela Welldon,1,Ethan Coen,2,Əkrəm Əylisli,1,Feature,20,Félix Guattari,1,Felsefe,93,Ferman Toroslar,1,Fernando Pessoa,1,Film,68,Franz Kafka,25,Freddie Mercury,1,Friedrich Engels,1,Friedrich Nietzsche,19,Füruğ Ferruhzad,1,Gabriel Garcia Marquez,1,Gabriel García Márquez,2,Galileo,2,Gemeinschaft,1,George Carlin,1,George Martin,1,George Orwell,1,Georges Canguilhem,1,Georges Perec,1,Gerçeklik açısından Kafka,1,Gilles Deleuze,5,Goethe,1,Gogol,4,Guguk Kuşu,1,Gustav Janouch,1,Guy Fawkes,1,Hakim Bey,1,Harriet Lerner,1,Hegel,2,Heinrich Böll,1,Hermann Broch,1,Hermann Hesse,5,Herta Müller,1,Hrant Dink,1,Iain Menzies Banks,1,Immanuel Kant,1,Ingeborg Bachmann,1,Ingmar Bergman,6,Inside Llewyn Davis,1,Italo Calvino,2,İran,1,İtalo Calvino,1,J. D. Salinger,2,Jack Kerouac,8,Jacques Brel,1,Jacques Lacan,13,Jacques Vergès,1,James Hawes,1,James Joyce,1,Jan Pol Sartr,1,Jason McQuinn,1,Jean Baudrillard,1,Jean Cocteau,1,Jean-Paul Sartre,10,Jehane Noujaim,1,Jenn Ashworth,1,Jiddu Krishnamurti,2,Jimi Hendrix,1,Joel Coen,2,John Berger,1,John Fante,2,John Lennon,5,John Steinbeck,4,Jorge Luis Borges,1,Jose Saramago,1,Joseph Conrad,1,Judith Butler,1,Juliet Mitchell,1,Julio Cortázar,1,Kaos'un Gizli Yaşam,1,Karamazov Kardeşler,2,Karl Marx,8,Kaybedenler Klübü,1,Ken Kesey,1,Kırmızı Pazartesi,1,Korkma Ben Varım,1,Kumarbaz,1,Kürk Mantolu Madonna,1,La Casa De Papel,1,Lady with Ermine,1,Lars von Trier,8,Laura Nyro,1,Leonard Cohen,1,Leonard Da Vinci,1,Lev Tolstoy,5,Lev Troçki,2,Linda Lee,1,Maksim Gorki,2,Malina,1,Marie Curie,1,Marilyn Manson,1,Marilyn Monroe,1,Mario Leis,1,Marlon Brando,1,Marqius de Sade,2,Martı Jonathan Livingston,1,Martin Heidegger,2,Maurice Blanchot,2,Max Stirner,15,Mental Pornografi Blog,2,Meqale,175,Michael De Montaigne,1,Michel Foucault,6,Mike Leigh,1,Milan Kundera,1,Miles Davis,1,Milgram,1,Milgram deneyi,1,Mohsen Namjoo,3,Monique Wittig,1,Morrisse,1,Murat Menteş,1,Mustafa Kemal Atatürk,1,Muzik,37,Neal Cassady,2,ngmar Bergman,1,Nick Cave,1,Nick Mason,1,Nikolay Gavriloviç Çernişevski,1,Nilgün Marmara,1,Noam Chomsky,2,Nostalghia,1,Notre Dame'ın Kamburu,1,Nuri Bilge Ceylan,2,Octavio Paz,1,Oğuz Atay,1,Ontolojik Anarşi,1,Onur Ünlü,2,Oscar Wilde,2,Osho,1,Oteki Ben,1,Ölüler Tanrısı,1,Ölüm Pornosu,1,Ömer Hayyam,1,Özdemir Asaf,1,Palyaço,1,Pantolonun Politik Tarihi,1,Patti Smith,1,Paul Lafargue,1,Paul McCartney,3,Paulo Coelho,2,Peter Kropotkin,2,Pierre Clastres,1,Pigme,1,Pink Floyd,2,Politika,1,Rachel Carson,1,Rachter'in Günlüğü,1,Rashit,1,Ray Davies,1,Rene Girard,1,René Wellek,1,Richard Bach,1,Richard Brautigan,1,Richard Dawkins,1,Richard Wagner,3,Richard Wright,1,Robert Musil,1,Roger Fornoff,1,Roger Garaudy,1,Roger Waters,2,Roman,9,Rose Laub Coser,1,Rus edebiyat,2,Ruth Sheppard,1,S. Reynolds & J. Press,1,Sabahattin Ali,2,Sait Faik,1,Salvador Dali,1,Samuel Beckett,4,Sasha Grey,1,Saul Newman,2,Sean Penn,1,Sırtımdaki Ev,1,Siddhartha,1,Sigmund Freud,19,Silence Spring,1,Simone de Beauvoir,6,Slavoj Zizek,6,Slavoj Žižek,15,slide,2,Sokrates,1,Soren Kierkegaard,1,Spinoza,1,SS,6,Stalker,1,Stephen Eric Bronner,1,Steve McQueen,1,Stranger,1,Suç ve Ceza,2,Supertramp,1,Sürgün,1,Şeyler,1,Tanrıya Karşı Söylev,1,Tarkovsky,5,Tek Bacaklı Yolcu,1,Teneke Trampet,1,The Beatles,4,The Butterfly Effect,1,The Rolling Stones,1,The Square,1,Theodor Adorno,4,Thomas Mann,1,Through a Glass Darkly,1,Tom Waits,2,Tomris Uyar,1,Tony Porter,1,Turan Dursun,2,Turgut Uyar,1,Ulua,1,Uluma,1,Ulus Baker,4,Umberto Eco,1,Utanç,1,V for Vendetta,1,Van Gogh,1,Victor Emil Frankl,1,Victor Hugo,1,Viktor Frankl,1,Vladimir Nabokov,2,Voltaire,1,Vsevolod İ. Pudovkin,1,Walter Benjamin,1,Wilhelm Reich,1,Will Durant,1,William S. Burroughs,2,William Shakespeare,1,Woody Allen,8,Xavier Dolan,1,Yabancı,1,Yad,1,Yolda,1,Yusif Vəzir Çəmənzəminli,1,Zeki Demirkubuz,3,Zen Kaçıkları,1,
ltr
item
Ali Rahimli: Şehrin yaşlı adamı: William S. Burroughs
Şehrin yaşlı adamı: William S. Burroughs
https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhULPRRZZB5rxl-9Oje2Mu2_ofYfxlPudpKLvSGXjPYWB4nAW-5LxaOqmIDIS3AR0a2XmaVhh_e0v_eGeUJWD5lI-Kw-fdo5K_cRZUq7GccLAFmcPKRgxD2lQqNX5Ll2YdK9GWGYxuhI70X/s1600/william_burroughs.jpg
https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhULPRRZZB5rxl-9Oje2Mu2_ofYfxlPudpKLvSGXjPYWB4nAW-5LxaOqmIDIS3AR0a2XmaVhh_e0v_eGeUJWD5lI-Kw-fdo5K_cRZUq7GccLAFmcPKRgxD2lQqNX5Ll2YdK9GWGYxuhI70X/s72-c/william_burroughs.jpg
Ali Rahimli
https://alirahimli.blogspot.com/2014/01/sehrin-yasl-adam-william-s-burroughs.html
https://alirahimli.blogspot.com/
https://alirahimli.blogspot.com/
https://alirahimli.blogspot.com/2014/01/sehrin-yasl-adam-william-s-burroughs.html
true
8815050805795647263
UTF-8
Tüm Yazılar Yüklendi Hiç bir yazı bulunamadı HEPSİNİ GÖSTER DAHA FAZLA Cevapla Cevabı İptal Et Sil Tarafından Ana Sayfa Sayfalar İçerikler Hepsini Göster BU YAZIYA BENZER DİĞER YAZILAR ETİKET ARŞİV ARAMA BÜTÜN İÇERİKLER İsteğinizle eşleşme bulunamadı Ana Sayfaya Dön Sunday Monday Tuesday Wednesday Thursday Friday Saturday Sun Mon Tue Wed Thu Fri Sat January February March April May June July August September October November December Jan Feb Mar Apr May Jun Jul Aug Sep Oct Nov Dec just now 1 minute ago $$1$$ minutes ago 1 hour ago $$1$$ hours ago Yesterday $$1$$ days ago $$1$$ weeks ago more than 5 weeks ago Followers Follow THIS CONTENT IS PREMIUM Please share to unlock Copy All Code Select All Code All codes were copied to your clipboard Can not copy the codes / texts, please press [CTRL]+[C] (or CMD+C with Mac) to copy